Gölgelerin Gücü Adına!

Gece oradan buradan sızan ışıklar yüzünden uyuyamayanlara, verginin havaya gitmesine ayar olanlara ve gözü kamaşanlara müjde! Fransa tam da size göre bir uygulama başlatıyor. Övdüğüme bakmayın, aslında az çibanın başı değildir o Fransa. Ama madem ki başı eziliyor, gerisi de gelir inşallah!
Dünyanın hiçbir yerinde istenmez herhalde karanlık. İnsanın çoğu işinin ışık ve elektrikle olması bir dert, olmaması ayrı bir dert... Ama asıl dert, milyonlarca dolarlık rantın döndüğü şehirlerde. Fabrikalar, egzoz dumanları derken pustan görünmeyen gökyüzünün ışığı da yetmiyor ki artık bize. İlk pasajın dikildiği Fransa’da vitrinlerle başlayan macera yanında kaldırım ve ışıklandırmayı da hediye etti insanlığa. Malum, insanoğlu sever abartmayı. Işıklar arttıkça arttı. Bugün bazı vitrinlere bakarken gözüne ışık tutulmuş tavşan gibi kalmalarımız da ondan. Gözler kör olsun da ne parası gözüksün ne tasarımı düşüncesi de ağır basmıyor değil tabii. Üstelik bunu üreten de biziz alan da biz! Ekonomi cümlemizin sayesinde biraz daha aydınlanırken sanırım olan hep ceplere oldu. Bugün saraylar, anıtlar ve hatta ne tarihle ne de mimariyle uzaktan yakından ilgisi olmayan belediye binaları aydınlansın diye ne kadar para çıkıyor cebimizden bilen var mı? Biz Avrupa’dan geri kalmayacağız ya aydınlanmada! Kışın kardan yolu kapanan dağın suyu fokurdamayan fıskiyesini bile yılın 4 mevsimi aydınlatırız. Neticede hizmet gitmedi, Türkiye’de aydınlanma olmadı demesinler! Olur a google earth’ten görürler, “aaaa kapkaranlık bu Türkiye de” derler. Işığın en gerekli olduğu yerlerdeki yetersizlikten, lambası olmayan otoyollardansa hiç söz etmeyeceğim. Neticede yurt dışından biri de bu yazıyı okuyabilir, Türkiye’yi kötü tanıttığımız için hakkımızda dava açılabilir. Aman diyeyim, kol kırılır, yen içinde kalır(!)


Küçüklü büyüklü her yönetim varını yoğunu ortaya koyup aydınlatmayı sürdürürken tüm bu işleri başımıza saran Fransa asıl aydınlanmayı yaşadı! Temmuz ayında yürürlüğe girecek bir yasayla Fransa’daki tüm iş yerleri karanlığa bürünecek. Çünkü uzmanlar tüm bu ışıkların ceplerde para bırakmadığına ve görüntüyü de güzelleştirmenin aksine kirlettiğine karar vermiş. Noel ve özel günler dışında en geç saat 01.00’da kapanacak elektrikler Fransa’ya yılda 2 terewatt saat tasarruf ettirecekmiş. Fransa Çevre Bakanı Delphine Batho, ışıkların insanın uyku düzenini de bozduğunu ve Avrupa’da bu konuda bir öncü olacaklarını söylemiş. Hani tüm bu olayları insanlığın başına saran Fransalılar olmasa aferin diyeceğim. Ama zararın neresinden dönülürse kardır. Tez vakitte bizim de Avrupa’dan geri kalmamamız dileğiyle…

Yorumlar

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yarım Ay

VAR OLMAYAN ÜLKE’NİN KAYIP ÇOCUKLARI

Satın Alınamayan Hayal