RÜZGÂRLA KONUŞAN YÖNETMEN:JOHN WOO

Kameranın hızla aralarından geçtiği dağlar yükseklikleriyle ürkütür izleyenleri. Siyah t-shirtlü, uzun saçlı bir adam; Tom Cruise sıcak güneşin yaydığı turuncu göğün altında, korkusuzca sarp kayalıkların yükseklerine tırmanır. Bir an sağ eli boşlukta kalır ve… Onun düşüşüyle kesilmiş nefesimiz, fal taşı gibi açılmış gözlerimizle perdeye kilitleniriz. 2000 yılında yayınlanan Görevimiz Tehlike serisinin 2. filmi ile bizi bizden alan yönetmen John Woo; Güney Çin’de doğmuş, Hong Kong’da büyümüş ve sinema kariyerine de yine büyüdüğü kentte, yönetmen yardımcılığı ile başlamıştır.
YAĞMURLUKLA GELEN BAŞARI

Tercihini şiddet içerikli, bol gerilimli filmlerinden yana kullanan, 1960’lı yıllarda pek çok kısa film çeken Woo, Prodüktörlüğünü Jackie Chan’in yaptığı The Young Dragons ile uzun metraj kariyerine başlamıştır. Sinema dünyasına adım attığı ilk yer ise metin yazarlığı yaptığı Cathay Stüdyoları’dır. 1980’li yıllarda gişelerde başarı elde edemeyen John Woo, bir süre uzaklaşma isteğiyle Tayvan’a gider ve sinema kariyerine ara verir. Birkaç yıl sonra, takvim yaprakları 1986’yı gösterdiğinde suç ve aksiyon filmi A Better Tomorrow ile sinema dünyasında ses getiren bir dönüş yapar. Bu filmin ağır çekim silah sahneleri ile büyük hayran kitleleri oluşturmuş ve 1973’te ilk kez oturduğu yönetmenlik koltuğunda oldukça karmaşık yapılı, ayrıntılı, aksiyon filmleriyle kendine özgü bir dil oluşturmuştur. Görevimiz Tehlike serisinin 2. filmine imza atan John Woo, Hong Kong asıllı sinemacıların Hollywood işgallerinde önemli bir yer tutmuştur. Böylece sinema sanayisi Hollywood’un “Amerikan Kanı” geleneğini kırmayı başarmıştır ve bugünlerde gösterimde olan filmi Soysuzlar Çetesi/Inglourious Basterds ile yine çok konuşulan bir filme imza atan Quentin Tarantino da ünlü yönetmene hayranlığını çok kez dile getirmiştir. Tarantino gibi Amerikalı sinemacılardan Wachowski Kardeşler’in ve Robert Rodriguez’in de esin kaynağı olarak gördükleri Woo, gençliğinde sinema okulu olmadığı için sinema yapmayı film izleyerek öğrendiğini anlatmıştır: “Olsaydı dahi benim okula yazılacak maddi olanağım yoktu. O kadar fakirdim ki, film seyredebilmek için aradan sıvışmak zorundaydım ve sonradan okuduğum kitapların çoğunu da çalmak zorunda kaldım. Kütüphanelere büyük bir yağmurlukla giriyordum, Hitchcock/Truffault kitabını altına saklıyordum ve görünmeden, tanınmadan kütüphaneden çıkıyordum.” Onun sinema kariyerini değiştiren filmlerden Acımasız Katil/The Killer‘da havada uçuşan mermilerin mekanik hareketleriyle sımsıkı bağlandık koltuklarımıza ve yeraltı dünyasının polisle çatışmasını, iyi ile kötünün kozlarını paylaşmasını çok kez kez izledik ama her aksiyon filminde kullanılan bu bilindik sahneleri sanki ilk kez görüyormuş gibi, içten sevdik. Woo’yu sadece aksiyon filmleri ile değil, henüz sinema kariyerinin başında, 1977 yılında çektiği ve başrolünde Hong Kong’un komedi yıldızı Ricky Hui’nin oynadığı komedi filmi Money Crazy ile de hatırlıyoruz.
HOLLYWOOD KAPISINI ARALADI

Yönetmenin son Hong Kong filmi 1992 yılında çektiği Hard Boiled‘dur. 80’den fazla karakterin ölümünü gösterdiği bu film, dünya sinemasındaki kültler arasına girmiştir. 1993 yılında Amerika’ya yerleşen Woo, burada Zor Hedef/Hard Target isimli ilk filmini çekmiştir. Böylece Asyalı bir yönetmenin yönettiği ilk büyük bütçeli Amerikan filmi ortaya çıkmıştır. “Ben kendim için film yapıyorum” diyen usta yönetmen, bir konuşmasında hiç dekupaj ya da story-board hazırlamadığını, filmi çekerken önceden yapılanları hiç kale almadığını çünkü teorinin ilham vermediğini dile getiriyor. Woo’nun filmlerinde bazı göstergeler devamlı tekrar edilir. Bunların başında da güvercinler, aşk, ihanet, kilise ve tabancalar gelmektedir. Woo, uzun zamandır güvercinleri barış sembolü olarak kullanmaya başlamış ve aksiyon dolu çatışmaların hemen öncesinde onları sahneden uçurmuştur. Başrollerdeki karakterler ise hep onurları için savaş veren, şövalye ruhlu insanlardır. Yalnızca artık çekilen kılıçların yerini modern silahlar almıştır. Ünlü Fransız yönetmen Jean-Pierre Melville’den etkilenen Woo, Uzakdoğu kültüründe önemli bir yer tutan ve günümüzde de tüm dünyada bilinen yin&yang, yani iyi-kötü dengesini filmlerinde de kurar. Onun filmlerindeki iyi ve kötü karakterler asla gri değildir. Onlar; siyah ve beyaz kadar nettir.Dünya sinemasının bir numaralı aktörleri ile çalışan ünlü yönetmen Woo, John Travolta’dan Tom Cruise’a, Nicholas Cage’den Chow Yun-Fat’a kadar birçok ismi ağırlamıştır filmlerinde. Sahnelerin aksiyonunu nasıl yakaladığı halen bilinmese de itiraf ettiği bir şey var ki o da; müzik. Kameraların hızına da, oyuncuların hareket zamanlamalarına da müzik dinleyerek karar verdiğini söyleyen usta yönetmen her aktörün hızının farklı olduğunu söylüyor. Normal film hızının saniyede 24 karedir. Woo çekim sırasında bu kuralı bozuyor ve kameranın hızlı çalıştırılması halinde oyuncu hareketlerinin ekrana yavaş gösterim biçiminde yansıdığını söylüyor. Ünlü oyuncularla çalışan John Woo bu yavaş gösterim rakamları ve oyuncuları için: “Tom Cruise’un yavaş gösterim hızı saniyede 120 karedir. Çünkü aksiyonu çok güzeldir. Nicolas Cage’inki bazen 60, bazen 96 olur. Onun bedeni ince yapılı ve güçlü görünümlü olduğu için bale sanatçılarına benzer. O hareket ederken kamerayı biraz yavaşlatmanız gerekir. Travolta’nın 96, Chow Yun-Fat’inki ise 120’dir.” sözlerini sarf etmiştir.Woo’nun aksiyon ve kamera hâkimiyetindeki ustalığı Hitchcock’un gerilim yaratma becerisi ile eş tutulmuş ve Martin Scorsese ve Sam Raimi gibi isimlerin hayranlığını kazandırmıştır. Zamanında Yüz Yüze/Face Off‘un yönetmenliğini birkaç kez reddeden Woo, Paramount Pictures’ın ona daha fazla özgürlük tanıması ile projeyi kabul etmiş ve film, sadece Amerika’da 100 milyon dolar hâsılat elde etmiştir.
Ülkesindeki yönetmenlere Hollywood kapılarını aralayan John Woo'nun son yönettiği Kızıl Uçurum/Red Cliff ise Asya film tarihindeki en yüksek bütçeli yapımdır.

Yorumlar

  1. john woo hayranı olduğumdan ve en iyi film listemin içinde 'face off' olamsından dolayı yazıyı ayrı bir titizlikle okudum, yazım tarzın ve verdiğin hoş ve bulunması zor bilgiler için teşekkür ederim. eline sağlık.

    YanıtlaSil

Yorum Gönder

Bu blogdaki popüler yayınlar

Yarım Ay

VAR OLMAYAN ÜLKE’NİN KAYIP ÇOCUKLARI

Satın Alınamayan Hayal